Hoş Geldin Mayıs

 

Ayurveda açısından zihinsel, fiziksel ve psikolojik dünyamızda Mayıs ayının etkilerini gelin hep beraber inceleyelim. 

Ayurveda beslenme, yaşam tarzı alışkanlıkları, günlük rutinler olarak Mayıs ayında bize neler öneriyor? 

Mayıs ayında sağlıklı ve iyi olma halimizi devam ettirebilmek, yaza hazırlanan bedenlerimize destek olmak için neler yapabiliriz?

Kış mevsiminin bitip baharın gelişiyle etrafımızı saran dünyada büyük değişiklikler meydana geliyor. Doğanın güçleri dışarıda değiştikçe, bedeninizde bulunan aynı güçler artık hem arınmamıza hem de yenilenmemize yardımcı olmaya hazır ve istekli bir aşamaya geçiyor.

Mayıs ayında hayat çiçek açıyor; uyanan tabiat havayı tatlı bir parfümle doldururken, parlak sarı ve pembe çiçekler yaşamın özünü, güzelliğini yeniden hepimize hatırlatıyor; ruhumuzu, bedenimizi ısıtıyor. Yaşamlarımıza neşe ve sevinci, çocuksu heyecanları geri getiriyor. Uyanan tabiata eşlik eden kuş ve böcek sesleriyle yaşam cıvıl cıvıl, canlı ve renkli bir hale dönüyor. Narin genç filizler gökyüzüne doğru uzanırken, hayat nemli topraktan yeniden fışkırıyor. Hepimiz üzerimizdeki ölü toprağını atıyor ve kış uykusundan yeni hayallerle, umutlarla uyanıyoruz. Artık canlanma, dirilme ve hayata karışma zamanı.

Günler uzamaya, hava geç kararmaya başladıkça, uyanan tabiata, dostlarımızla sıcak ilişkilere ve inlerimizden çıkıp doğaya yakın yaşama kavuşuyoruz.  

Tabiatı incelediğimizde aslında yılın döngüsü ile yaşam döngümüzün benzerliğini görüyoruz. Nasıl mı benzer? Gelin beraber bakalım…

      • Ocak ayından Mayıs ayına kadar Kapha mevsimidir ve hayatınızın ilk kısmı Kapha’nın yavaş, ağır, yapılandırıcı prensibinin hakim olduğu, vücudumuzu ve gücümüzü geliştirdiğimiz, büyüdüğümüz, geliştiğimiz zamandır.

      • Haziran’dan Ağustos’a kadar Pitta mevsimidir ve Pitta’nın temsil ettiği sıcak, aktif ve organize edici prensip, hayatımızın orta yaşlarında ve yazın daha baskın olma eğilimindedir.

      • Eylül’den Aralık’a kadar olan dönem, daha serin, daha kuru, daha hafif, hareketli niteliklerin hakim olduğu, unumuzu eleyip eleği duvara astığımız, yaşamın olgunluk zamanına vardığımız dönemdir. Yazın kavurucu sıcağından, 30’lu yaşların bitmez tükenmez enerjisinden daha sakin, dingin, serin sulara yolculuğa başladığımız zamandır.

    Antik çağlardan beri baharda eskinin ölümünü, yeninin yeniden doğuşu kutlanır. Her yıl aynı döngüden geçeriz. Her birimiz için bahar yeniden doğuş şansını, eski bedenden yeni bir bedene doğumu ifade eder.

    Bahar bir taraftan soğuk mevsimde biriken fazla Vata (boşluk ve hava elementleri – katabolik evre) ve Kapha’nın (toprak ve su elementleri anabolik evre) yanı sıra atık ürünleri ve toksinleri ortadan kaldırmamıza yardımcı olur. Diğer taraftan bahar daha güçlü, daha canlı & sağlıklı hücreler ve dokular oluşturmamıza yardımcı olur, böylece yılın geri kalanında daha fazla tazelik ve enerji yaşarız.

     

    İlkbahar Hastalıkları

    Birçoğumuz için bahar mevsimi; tıkanıklığa, soğuk algınlığına, saman nezlesine ve alerjiye yol açan üst solunum yolu enfeksiyonlarıyla ilişkilidir. Ayurvedik terimlerle bu koşulların iki nedeni vardır:

    1) Vücutta biriken Ama’nın (toksin) salınması ve

    2) Kapha’nın erimesi

     

    Ama (Toksin) Serbest Kalıyor

    Soğuk havalarda Shrotalar (vücut kanalları) sıkılaştığı için Ama (toksik veya atık madde) özellikle vücudun ince hücresel kanallarında birikebilir. Hava ısındıkça ve vücudunuz rahatladıkça bu ince Shrotalar genişler ve bu zehirli toksik birikimi salma şansına sahip olur.

     

    Kapha Eriyor

    Bahar; artan sıcaklık, nem ve besleyici yumuşaklık ile karakterize edilir. Kapha’nın yavaş, ağır ve ıslak özellikleri de mevcuttur ve bu nedenle bahar, Kapha mevsimi olarak anılır. Ek olarak, kış aylarında, çoğumuzun doğal ihtiyaçtan dolayı tükettiği zengin yemekler sırasında, vücudumuzda bir miktar Kapha’nın birikmiş olması kaçınılmazdır. Baharın kalan kar ve buzları erittiği gibi, sıcaklığı da bedenlerimizde kış boyu birikmiş Kapha’yı sıvılaştırır.

     

    Kapha – Ama Kokteyli

    İdeal durumda bu sıvılaştırılmış Kapha vücuttan otomatik olarak atılır. Ancak havanın belirsizliği nedeniyle, bu mevsim değişikliği sırasında Agni yani sindirim ateşi bazen iyi bazen de yavaş ve halsiz sindirime neden olabilir. Zayıf veya belirsiz bir sindirim ve arıtma sistemi, erimiş Kapha’nın dolaşımdaki Ama ile karışabileceği ve bir Kapha – Ama Kokteyli oluşturabileceği anlamına gelebilir. Bu karışıma Ayurveda’da Shleshma denir. Shleshma’nın varlığı kendinizi yorgun, halsiz ve zihninizde bulanıklık hissetmenize neden olabilir.

    İlkbahar vücudunuzu ısıtırken, dolaşımdaki Ama ve Shleshma miktarlarının artması bağışıklık sisteminizi bunaltabilir ve soğuk algınlığı veya grip gibi enfeksiyonlara veya saman nezlesi gibi abartılı bağışıklık reaksiyonlarına yatkın hale gelebilirsiniz.

    İyi bir beslenme ve mevsimsel rutin, yılın bu zamanında Kapha birikmesi eğilimlerini en aza indirmek ve sıcak havanın serbest bıraktığı fazla Kapha ve Ama’nın ortadan kaldırılmasını desteklemek için en iyi araçlarınızdan biridir. Vücudunuza hafiflik, keskinlik, kuruluk ve sıcaklık katan bir beslenme ve yaşam tarzını benimseyerek baharın doğal yenilenme ve canlanma sürecini destekleyebilirsiniz.

    Mayıs genel olarak keyifli bir ay olmasına rağmen vücudumuz hala artan sıcaklık ve nemle başa çıkmakta zorlanıyor olabilir.

    Mayısta Bedenimizde Neler Oluyor?

    Havaların ısınmaya başlaması ile beraber kış toksinleri bedende fazla ise, yani bir dengesizlik söz konu ise Nisan ve Haziran ayları arasında hayal kırıklığı ve saldırganlık yaşayabilirsiniz. 

    Bahar heyecanı Pitta bireylerini aşırı hıza, 

    Vata’yı ise aşırı coşkuya itebilir. 

    Kapha bireyleri, sıcaklığın konjestif dengesizliklere yol açtığı günlerde psikolojik olarak bunalmış hissedebilirler. 

    Havalar ısınmaya başladıkça, bedende Ama (toksin) yükü fazla ise, doshalarda dengesizlik varsa sabır daha çabuk tükenebilir.

    Baharın başlangıcı itibarı ile bedenlerimiz kış yağlarınızın çoğunu yakmaya başlar. Kanımız incelmeye başlayarak kendini yaza hazırlar. Sıcak günlerde yüzümüzün kızardığını ve sıcaklığın rahatsız edici olduğunu fark edebiliriz. Bu sıcak günler gündönümü boyunca dolaşım sistemini tıkayacak şekilde tıkanıklığa neden olmaya devam edebilir, yürüyüşten sonra eller ve ayaklar şişebilir.

    Hem fiziksel aktivite hem de sıcak güneş, hareket ederken, kazarken, bitki dikerken, oynarken ve aşırı efor sarfettiğimiz faaliyetlerde hepimizi aşırı ısıtabilir. Denge için aktivitelerinizi ölçün veya gölgede serin bir yer bularak aktiveler arasına mini molalr almayı ihmal etmeyin. Bu Pitta – Kapha sezonu arınma ve panchakarma temizliğinin son ayıdır.

    Sıcakla birlikte kalp atışlarımız da artabilir. Cildimize nem ve renk geri dönerken tüm gözeneklerimiz ısıyı serbest bırakmak için açılır. Sıcaklığın artmasıyla cildimiz parlak ve güzel görünür, genç ve pembe yanaklı bir görünüm kazanmaya başlarız.

    Yılın bu zamanında vücudumuzun her yerinde kan akışı doğal olarak artar, bu da karaciğerimizin yorulmasına ve aşırı ısınmasına neden olabilir. Sıcak bir günde gözlerimiz bulanıksa veya kendimizi sinirli, öfkeli hissediyorsak karaciğer desteğine ihtiyacımız olabilir. Kan akışındaki bu artışa katkıda bulunan çeşitli faktörler vardır; bunlara fiziksel aktivite, sıcak güneş ve yılın bu zamanında doğal olarak daha ince olan kanımız dahildir.

    Mayıs ayında hava sıcaklıkları terlemeyi ve elektrolit kaybını artırır. 

    Kapha bireyleri sıcak ve nemli günlerde şişkinlik yaşarken, 

    Vata bireyleri dehidrasyon sorunu yaşayabilir. 

    Kaslarımız zayıfsa, zihinsel olarak bulanık hissediyorsak veya ağzımız normalden daha kuruysa, vücudumuzun sıvı depolarını yenilemek için su alımını artırmanın zamanı gelmiştir. Soğuk ve hareketsiz bir kışın ardından daha az su içmeye alışmış olabiliriz. Kışın bu sıvı alımı alışkanlıklarını yaklaşan yaz için değiştirmek için Mayıs doğru bir zamandır, artık günde 5-10 bardak su içmemiz gereken döneme giriyoruz.

    Su, kendi başına elektrolitlerden yoksundur. Vata vücut tipine sahipseniz (eksikliğe eğilimli) suyunuza bir tutam tuz eklemeyi unutmayın. Vata bireyleri ayrıca yiyeceklerine biraz daha fazla tuz ekleyebilirler. Ayrıca Mayıs itibarı ile suyunuza limon ekleyebilirsiniz. Ekşi tat salgıları uyarıcı etki ederken, aynı zamanda kan damarlarını genişleterek sıcak günlerde serin kalmamızı sağlar.

    Mayıs’ta Günlük Rutinler

        • Mayıs ayının gelmesiyle birlikte, kışın kapalı kaldığımız iç mekanlardan çıkma vakti geldi. Bol bol dışarı çıkmak, doğaya karışmak ve doğanın sunduğu her şeyin tadını çıkarma zamanımız geldi. Açık hava gezilerinde, uzun kıştan sonra eksik olabilecek D vitamini seviyelerini yenilemek için ekstra güneş ışığını içimize çekme zamanındayız.

        • Her gün hafif ter atmak, lenfatik sistemimizi nazikçe temizleyerek cildimizin parlak ve taze görünmesini sağlar. Aşırı terleme ve ısınma eğilimindeyseniz gece yürüyüşleri serin ve canlandırıcı bir alternatiftir. Ay ışığında yürüyüşler mevsimin tadını çıkarmanın aynı derecede romantik bir yoludur.

        • Kışlık battaniyeleri, kalın nevresimleri ve ağır kışlık kıyafetleri toplamanın zamanı da geldi. Bunun yerine hafif baharlık çarşafları, yazlık şortları, hafif ve havadar gömlekleri çıkarma zamanı artık. Henüz el atmadıysak bahar temizliği başlasın o zaman.

        • Yeterli uyku aldığımızdan emin olmalıyız. Hepimiz için günler uzadıkça erken yatmak giderek zorlaşabilir ama unutmamalıyız ki sağlıklı beslenme, uyku ve mevsime uygun aktivite sağlığın ilk üç önemli bileşeni.

        • Sinüslerimizi temiz tutmak ve alerjileri uzak tutmak için her gün neti pot kullanmanın ve günlük rutinlere eklemenin doğru zamanı geldi.

        • Yılın bu zamanında abhyanga – bedeni yağlamak size ağır geliyorsa, günlük kuru fırçalama bizi canlanmaya davet edebilir, lenf sistemimizin de canlanmasına, uyanmasına ve aktif çalışarak Ama (toksin) atımına destek olur.

        • Sabahları hafif bükülmeler ve twist hareketleri sindirim organlarını ve aşırı nemi sıkar, rahatlatır, hafifletir ve canlandırır.

      Ayurveda Beslenme Önerileri

          • İlkbaharda iştahımız doğal olarak azalır, bu nedenle ağır, yağlı ve kızarmış yiyecekleri azaltma dönemine giriyoruz.

          • Tatlı, ekşi ve tuzlu tadı olan yiyecekleri azaltma vaktimiz de başlıyor.

          • Muz, incir, hurma, portakal, ananas, hindistan cevizi gibi ağır veya ekşi meyvelere beslenmemizde ne kadar yer verdiğimize bakma zamanındayız. Beden ihtiyaçlarına, kişisel denge ve dengesizliklerimize göre tüketimlerini ayarlamalıyız.

          • Kışın sonunda bedende biriken mukus ve ödem şikayetleriniz fazla ise salatalık, kabak, avokado, zeytin, tatlı patates ve kabak gibi ağır veya sulu sebzelerle de vedalaşmaya başlayabilirsiniz.

          • Vücudumuzdaki Kapha’yı azaltmak için, eliminasyon kanallarınızı açmak ve Ama’yı arındırmaya destek olan keskin, acı ve buruk tadı olan yiyeceklerin sofralarda yerini alma zamanı geldi.

          • Meyve ve taze sebzeler gibi sindirimi kolay, hafif yiyeceklerin tadını çıkarma dönemindeyiz.

          • Bol miktarda taze pişmiş sebze, mercimek ve fasulye Kapha’yı azaltmak, bedenlerimizdeki kışın ağır, hantal yükünü azaltmak için harika tercihlerdir. Bu tür yiyeceklerin acı ve buruk tatları, onların arındırıcı niteliklerine işaret eder.

          • Kahvaltı taze veya pişmiş meyve veya sadece bir fincan çay gibi hafif olabilir.

          • Sabahları ılık (sıcak değil) bal ve limonlu su (biraz zencefil eklenebilir) çok arındırıcıdır.

          • Öğle yemekleri her zaman olduğu gibi günün ana öğünü olmalı ve akşam yemekleri öğle yemeğinden daha hafif olmalıdır. Pişmiş tahıllar, buharda pişirilmiş sebzeler ve mercimek iyi seçimlerdir.

          • Lahana, brokoli, karnabahar, bahar yeşillikleri, brokoli ve hindiba gibi acı yeşil sebzeleri bol miktarda tüketebiliriz. (bedenimizde Vata dengesizliği varsa bunları tüketirken dikkatli olmalıyız)

          • Hardal, zencefil, karabiber, karanfil ve asafoetida (hing / şeytantersi) gibi keskin baharatları daha çok kullanmayı seçebiliriz.

          • Başka bir sağlık sorununuz yoksa bahar vücudumuzu temizlemek için mükemmel bir zamandır. Çiğ veya pişmiş elmalarla birkaç gün boyunca yalnızca elma orucunu deneyebiliriz.

          • Kronik bir hastalığınız yoksa ve doktorunuzun da teyidini alarak 7-10 gün boyunca hem kahvaltıyı hem de akşam yemeğini atlayıp sadece öğle yemeğinde yemek yemek, sindirim sistemini gerçekten canlandıracak ve iştahımızı geri kazandıracak harika bir detoks diyeti olabilir.

          • Sıcak su ve bitki çayları içerek vücut kanallarımızı açma ve detoksifikasyon sürecini destekleyebiliriz.

          • Öğün aralarında atıştırmalardan kaçınmak doğru seçimlerden biridir.

          • Yemek pişirirken kullandığımız yağ veya sade yağ miktarını azaltma zamanımız geldi.

          • Özellikle sabahları günün Kapha saati geldiğinde süt ürünleri alımına dikkat etmeliyiz. Mümkünse durdurmalıyız.

          • Süt, bizler için olmazsa olmaz bir kaynak ise; bahar aylarında sütü içmeden önce kaynatıp zencefil, kakule, zerdeçal veya tarçın gibi baharatları eklemeliyiz. Süt, en besleyici gıdalardan biridir; ancak soğuk ve ağır guna (nitelikleri) nedeniyle Kapha’yı artırabilir ve tıkanıklığa neden olabilir. Sütü kaynatmak ve baharat eklemek bu nitelikleri azaltır ve bu harika besinin daha sindirilebilir olmasına yardımcı olur.

          • Et tüketimimizi, özellikle de sığır eti, ördek ve deniz ürünleri gibi sindirimi daha ağır olan etleri azaltmalıyız.

          • Tüm soya ürünlerinden ve fast food yiyeceklerden, tatlılardan, soğuk içeceklerden ve dondurmalardan kaçınmalıyız.

          • Daha az fındık ve ekmek tüketmeliyiz.

          • Taze yeşil salataların mevsimi başlıyor! Sıcak ve nemli günlerde, Pitta –  Kapha bireyleri hafiflemek ve bünyelerindeki bahar nemini son kırıntılarından arındırmak için bahar yeşilliklerinin ve yumuşak kuşkonmaz sürgünlerinin tadını çıkarmaya başlayabilir. Acı ve buruk tatlar, Pitta ve Kapha’nın ıslaklığını hafiflettiği için ilkbahar sonu ve yaz başındaki yağışlı mevsimde faydalıdır.

          • Hafif ve canlandırıcı genç yeşillikler aynı zamanda bahar sonu temizliğini destekler ve Prana’yı (canlılığı) artırır. Mayıs mevsim yeşilliklerinin en acı olabileceği zamandır; vücudunuzun dengede kalmak için en çok ihtiyaç duyduğu şey de tam budur. Roka, hindiba ve kırmızı yapraklılar, marul salatalarınıza mükemmel katkılar sağlar.

          • Prana oluşturmaya devam etmek için her şeyin üzerine filiz serpebiliriz. Hafif ve canlı doğaları bizleri coşturacaktır. Tatlı bezelye, pancar ve havuç salataları hem tabaklarımızı süsler hem de Mayıs ayı için gereken hafifliğe sahiptir.

          • Sebzelerimizde tazelik ve canlılık duygusunu arama zamanındayız. Acı brokolinin, idrar söktürücü karnabaharın ve üçlü dengeleyici yeşil fasulyenin tadını çıkarma dönemindeyiz. Hafif pişmiş pazı, lahana ve pancar yeşillikleri güzel sote seçenekleri oluşturabilir. Rezene sapı ve acı kavun serinletici, rahatlatıcı olabilir.

          • Mayıs ayı aromatik bitkiler için hala iyi bir aydır ve rezene tohumları, limon kabuğu rendesi ve kakule gibi serinletici bitkiler tercih edilebilir.

          • Beden yapınızda Pitta yoğun ise havaların ısınması ile beraber yükselen ateş elementini sakinleştirmek, sıcaklığı yenmek için tabağınızı salatalık, avokado, limon ve kişniş gibi serinletici yiyeceklerle tazeleyebilirsiniz. Bunlar arasında Kişniş Mayıs ayında özel olarak anılmayı hak ediyor. Sindirim organları açısından Kişniş benzersizdir çünkü sindirim organlarının çoğu aşırı ısınmaya eğilimlidir ve kişniş bu organları soğutur,  Kişniş ayrıca karaciğeri temizler, bağışıklık sistemini sakinleştirir, dışkıyı yumuşatır ve idrar yollarındaki iltihabı temizler. Toplamda Pitta dosha fazlalığını azaltmak için harika bir bitkidir. Kurutma etkisine rağmen küçük miktarlardaki kişniş Vata’yı şiddetlendirmez veya kabızlığa neden olmaz.

          • Yılın bu zamanı, enerjimizi artırmamıza ve terleme nedeniyle kaybettiğimiz elektrolitleri yenilememize yardımcı yaban mersini, yeşil mango, yeşil papaya ve kivi gibi daha hafif meyveler bizleri serin ve parlak tutar.

          • Çilek, karaciğerdeki kötüleşen Pitta’nın soğumasına yardımcı olabilir. Meyveler genel olarak karaciğer ısısı için harika bir çaredir çünkü zengin antioksidan depoları karaciğer stresini azaltmaya yardımcı olur. Meyvelerdeki şeker karaciğeri tatlandırır, serinletir ve rahatlatır. Çilek ve yaban mersini, antioksidanların yanı sıra tatlılığı ekşilikle bir araya getirdiği için özellikle çekicidir. Bu meyveleri yedikten sonra gözlerinizin nasıl sakinleştiğine, tazelendiğine ve psikolojinizin nasıl düzeldiğine şaşırabilirsiniz.

          • Amaranth, arpa ve kinoa gibi tahıllar bu dönemde ideal seçimlerdir çünkü hepsi hafif ve kurudur. Ağır patateslere göre daha hafif bir karbonhidrat seçeneği olarak muz tercih edebilirsiniz. Bitkiler, çiçekler, meyveler ve yapraklar da dahil olmak üzere toprak üstü kısımlarına en fazla enerji ve canlılığı verdikleri için, kök sebzeler genellikle yılın bu zamanında daha az besleyicidir. Tofu ve maş fasulyesi gibi daha hafif proteinleri de beslenmemize ekleyebiliriz.

          • Mayıs, vejetaryen beslenmeyi takip etmek için en iyi aydır. Havaların ısınmasıyla yılın bu döneminde ağır yağlara artık pek ihtiyaç duyulmuyor.

        Bilimsel çalışmalar, çiçek esanslarının ruh hali ve duygusal sağlık açısından plasebo etkisinin etkinliğiyle eşleştiğini göstermektedir. Yenilebilir çiçeklerin Plasebo etkisi oldukça güçlüdür: Pek çok sağlık sorununu çözmede %35-90 etkili olabiliyorlar. İlaç geliştirmede plaseboların genellikle anti-depresan ilaçlardan daha iyi performans gösterdiğini de unutmamak hepimize iyi gelen olabilir.

        Ayurveda, fiziksel ve duygusal sağlığı iyileştirmenin anahtarının farkındalığı artırmak olduğunu savunur. Eğer vücut soruna dair içsel bir farkındalığa sahipse, bu sorunu çözmek için bir bağışıklık ve onarım tepkisi kullanabilir.

         

        Mayıs Ayı Sebzeleri Nelerdir?

            • Asma yaprağı

            • Arpacık soğan

            • Bakla

            • Bezelye

            • Taze fasulye

            • Havuç

            • Enginar

            • Kuşkonmaz

            • Semizotu

            • Taze sarımsak

            • Rezene

            • Hindiba

            • Isırgan

            • Çiriş otu

            • Ebegümeci

            • Deniz börülcesi

            • Gelincik

            • Şevketi bostan

            • Turp otu

            • Madımak

            • Dereotu

            • Nane

            • Roka

            • Maydanoz

           

          Mayıs Ayı Meyveleri Nelerdir?

              • Çağla

              • Çilek

              • Malta eriği

              • Karadut

              • Yeşil erik

              • Mercan

              • Dut

             

            Mayıs Ayı Balıkları Nelerdir?

            Mercan, gümüş, izmarit, mersin, levrek, mezgit ve kaya balığının en lezzetli olduğu aydır. Mayıs ayında deniz canlıları çeşitlilik gösterir. Istakoz, barbun, tekir, dil balığı, kırlangıç, karides, kılıç balığı ve iskorpit de Mayıs ayında tüketilebilecek balık türleri arasında yer alır.

             

            Bitkiler

            Genellikle acı otlar Mayıs ayında hem Pitta’yı hem de Kapha’yı sakinleştirmeye yardımcı olur. Acı otlar yılın bu zamanında serin kalmamıza yardımcı olur.

            Acı sade yağ (tikta ghrta), ilkbahar sonlarında özellikle tavsiye edilen bir karaciğer toniği ve temizleyicisidir. Bahar konjestif bozukluklarını, hayal kırıklığını ve ısıyı azaltır. 

            Aloe vera, özellikle ısı yükseldiğinde GI (Gastrointestinal) sistemini rahatlatır.

            Bahçelere göz attığımızda karahindiba yapraklarının ve çiçeklerinin topraktan çıktığını fark etmeye başlayabiliriz. Karahindiba kimine göre ot, kimine göre ilaçtır. Bu bitki mükemmel bir bahar ilacıdır ve bahçemizden minnetle hasat edilmelidir. Mükemmel bir bahar toniğidir, bahar alerjilerine karşı doğal bir ilaçtır. Karahindibanın acısı karaciğeri temizler ve sinir bozucu bahar alerjilerini yatıştırır.

            Bir yanıt yazın

            error: Content is protected !!
            ×